30 AĞUSTOS ZAFER DESTANI'NIN YAZILDIĞI GÜNDÜR


Filiz BAHÇIVAN YAZIYOR...
111
 
 


Tam 99 yıl önce Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının, tek vücut olarak "Kuvay-i Milliye" ruhuyla emperyalizme ve sömürgeciliğe karşı canlarını feda ederek kazandıkları büyük zaferlerin yıldönümü. 

Ayrıca "Türk Silahlı Kuvvetleri Günü," Ulusumuzun Zafer Bayramı. 30 Ağustos 1922 tarihinde zaferle kazanılan Dumlupınar Savaşı bir ulusun kaderini çizmiştir, onu yeniden yaratmıştır Bu zaferler kolay kazanılmadı elbette, yokluk ve sefalet içinde bir halk, güçlü ve birleşmiş düşmanlara karşı, üstelik ihanet ve hıyanet içindeki iç düşmanlarla savaşarak kazandı bu zaferleri. 

"Tarih tekerrürden ibarettir" denir, inşallah bir daha öyle zor durumlarda kalmayız!

Bu önemli gün tarih kitaplarında şöyle özetlenir. Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Paşa, Batı Cephesi Komutanı ve İnönü Savaşları kahramanı İsmet Paşa ve Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak Paşa büyük bir gizlilik içinde taarruz planlarını hazırlarlar. 

1922 Ağustos ayında Türk Ordusu taarruza geçmek için, Kurmay Heyeti'nce karar verilir. Mustafa Kemal, İsmet Bey, Fevzi Çakmak ve diğer paşalar ile kurmaylar: savaşı yönetmek üzere Kocatepe'ye gelirler. 

26 Ağustos sabah, saat 05.30'da Türk topçu birlikleri Afyon'un güneyinden düşman siperlerini ateşle vurmaya başlar. Ardından piyadeler hücuma geçerler. Planlandığı gibi Büyük Taarruz devam eder ve düşman gerilemeye başlar, bozguna uğrayarak ikiye ayrılır. 

30 Ağustos'a kadar düşman ordusu çembere alınır. 30 Ağustos sabahı, 1.Ordu ve avcı hatlarını ile 4. Kolordu'yu denetleyen Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, saat 14.00'da Aslıhanlar yakınındaki "Komuta Karargahından taarruz emrini verir. Dumlupınar'da ordumuz düşmana son darbeyi vurur. Düşman askerleri kaçmaya başlar. Mustafa Kemal Paşa. kaçan düşman askerlerini kovalamak için. "Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz'dir, İleri!" komutunu verir. Yunan Başkomutanı General Tikopis dahil çok sayıda esir alınır. 

Şahlanan Türk Ordusu düşman güçlerini İzmir'e kadar kovalar. 9 Eylül 1922 günü Türk Ordusu İzmir'e girer. Batı Anadolu'yu yakan yıkan düşman kuvvetleri canlarını zor kurtararak, geldikleri gibi gemilere binerek giderler. 

30 Ağustos 1922 tarihi Türk ulusunu esir etmek isteyen emperyalist güçlere karşı: kadınıyla çocuğuyla, ordusuyla topyekûn verdiği bir savaşın ve ulusal benliğini kurtardığı ve Zafer Destanı'nın yazıldığı gündür. 

Ve Ahmet Kutsi Tecer'in dizelerinde böyle anlam bulur.

 

30 AĞUSTOS

Her yıl bugün olur, Otuz Ağustos

İçime bir ordu havası dolar.

Başlar dimdik, gözler çelik, yüzler pos

Bayrak imil imil geçer ordular.

 

Geçer tunç adımlar demir göğüsler,

Geçer Mehmetçikler, geçer subaylar

Hepsinin alnında zaferler süsler

Geçer hayalimde bir bir alaylar.

 

Geçer toplar, geçer atlar, yağız al

Geçer dağlar, geçer yollar, şehirler

Yangınlar üstünde ince bir hilal

Yaralılar düşe kalka geçerler.

 

Çılgın bir istekle bu şan akını

Afyon'dan, İzmir'e kadar çağıldar

Unutmuş at gemi, kılıçlar kını

Can canı unutmuş zafere kadar

 

Ne var bu dünyada sana yakışan

Alnında bir zafer sabaha kadar

Sen Mehmetçik, söyle büyük kahraman

Sana zafer kadar yakışan ne var?

 

Her yıl bugün olur, Otuz Ağustos

İçime bir zafer havası dolar

Başlar dimdik, gözler çelik, yüzler pos

Bayrak imil imil geçer ordular 

Filiz Bahcıvan



Tarih: 31.08.2021 22:10