Bugun...
Haydi YENİDEN Seçime


ALPEREN AKAR GENEL EDİTÖR
alperen_03_@hotmail.com
 
 

                  Beğenmedik iradenizi hadi yeniden oynayalım

Akıl tutulması, mantık tıkanması, havsalanın almaması, tarih kitaplarında bulunamaması, bir milletin topyekûn geri zekalı yerine konması, maalesef günümüzün yaşam standardını oluşturuyor. On üç yıldan bu yana saltanat gemiciklerini açık denizlerde istedikleri gibi yüzdüren bir kaymak tabaka ne yazık ki halkımızın iradesini beğenmediler.

                Halkın anlayışı biraz geç olabilir, bunun çeşitli sebepleri vardır. Mühlet vermiştir, bunalmış olması ve çıkış yollarının birileri tarafından bilerek tıkanması neticesinde bir yöne kanalize olması kaçınılmazdır. Çıkış diye varılan noktada olan biten işlerin anlaşılması eğrisinin doğrusunun görülmesi puslu havanın dağılması ile olacaktır.

               Ancak, yeni iktidar sahipleri puslu havanın dağılmasını engellemek için gerektiğinde tüm argümanları kullanmaktan çekinmeyecektir. Bu argümanların en kullanışlısı din sömürüsü, her türden yalan, ekonomik rüşvetler, iş ve aş vaatleri, iş ve aş tehditleri, etnik köken kaşımaları, din , mezhep, cemaat ve tarikat  germeleri, taraftarlık  ve bertaraflık  oluşumlarının çalıştırılması, ihale ile  devlet ve millet mallarının yandaşlara taransferi neticesinde meydana getirilen   yeni zengin sınıfın bağlılığı biat geleneğini inadına kuvvetlendirmekle birlikte karşıtlıkları da kutuplaştırmaktadır.

                Bağlılık öylesine ileri safhadadır ki kimi halife, kimi peygamber ve ismi lazım değil, zındığın biri Allahuteala’nın sıfatlarını üzerinde gördüğünü söyleyecek kadar liderine bağlılıklarını ilan ve takdim etme noktasına varmışlardır.

                Bu arada bu doğruları görmek ve bilmek günah, dillendirmekse zinhar şirk isyan ve hakaret suçlamaları kapsamına sokulmuştur.

               Ekonomik verilerin basın yayın yolu ile tozpembe çizilmesi, çarşı pazar enflasyonunun değil de iktidar tarafından kurgulanmış bir kurumca düzenlenen düzmece enflasyon rakamları ile halkın alım gücü dibe vurmuş, milli gelir güya  kişi başına 18.000 dolar seviyesine çıkmıştır.

              İMF ye olan borcumuz kapatılır ve borç alımı kesilirken uluslararası para kuruluşlarından alınan ve stoklanan iç ve dış borç Merkez bankası verilerine göre  2015 Temmuz sonu itibarıyla, kısa vadeli dış borç stoku,          

Merkez Bankası Borçları:

2015 yılının birinci çeyrek döneminde;

TCMB'nin uzun vadeli dış borçları 1,8 milyar ABD Doları,

kısa vadeli dış borçları ise 290 milyon ABD Doları tutarında gerçekleşmiştir.

Kur etkisi:

Bilindiği gibi dış borç istatistiklerinde uluslararası standart, büyüklüklerin ABD doları cinsinden ifade edilmesidir. Bu durum, yayımlanan istatistiklerdeki dış borç büyüklüklerinin çapraz kurlarda gerçekleşen hareketlerden etkilenmesine yol açmaktadır.

Bu çerçevede, 2014 Aralık – 2015 Mart döneminde dış borç stoku, döviz kuru değişikliklerinden dolayı yaklaşık olarak 17,1 milyar ABD Doları tutarında azalış göstermiştir."

             Barış, kardeşlik,  helalleşme, insanlık ve derken açılım süreci denilen Aldanma ve Kandırılma süreci adı altında terör örgütünün beslenme ve geliştirilme süreci ne yazık ki hüsran ve akan yüzlerce asker polis ve vatandaşın canına kanına mal olmuştur.

             Süreç saçmalığı yüzünden yüzlerce komutan, asker, polis, terör uzmanı, hakim ve savcılar feda edilmiş, askerler cezaevlerine atılmış, askerlikten atılmış, zamanın savcıları zırhlı mersedeslerle taltif edilmiş, bazı askerlerin suçlamaların ağırlığı nedeni ile intiharlarına, bazı askerlerin kanser illetine yakalanarak ölümlerine sebep olunurken, adalete olan inanç tüketilmiş, Türk ordusu ve polisinin mücadele ve savaş azmi zaafa uğratılmıştır.

             Davaların son karar aşamasında birileri tarafından kandırıldıklarını ilan etmişler, davalar beraatla sonuçlandıktan sonra bile hala Türk ordusundan Türk milletinden özür dileyememişlerdir.

             Doğu ve güneydoğu illeri başka bir ülkenin  şehirleri gibi özel yetkili eşbaşkanlar tarafından yönetilirken,  T.C Devletine meydan okuyan hainler  taltif görür duruma getirilmiştir.

             Ve maalesef teröristler  her türden hazırlık sürecinde iktidarı devleti kandırmışlardır.

             Şehirler ve ilçeler öz yönetim kendi kendini yönetim adı altında ( self determinasyon ) devlete baş kaldırırken iç güvenliğimiz terör örgütlerinin insafına kalmıştır.

             Devletin Açık sınır bir nevi sınır yok politikaları neticesinde uluslararası terör örgütleri ve istihbarat elemanları ülkemizin her tarafında elini kolunu sallayarak dolaşmakta ve eylemler yapabilmektedir.

            Durum tespiti yaptığımız bu şartlarda insanımızın kafası net değildir. Bir taraftan çaresizlik empoze edilirken, diğer taraftan tek çare biziz diyen bir iktidar var. Halk bir kerede başkasını deneyeceğim uzlaşma ve koalisyon istiyorum diyor. Mahkemeler kurulsun hak yiyenler yargılansın diyor. Sandıkta bizi yargılayın diyenlere evet sandık gelmişse yargı görevi bana verilmişse yargılayacağım diyor.

           Bir daha aynı delikten sokulmamak için dostunu düşmanını bilen bireyler olabilmek adına düşüncemizi paylaşmak istedik.

Her bireyin görevi olan seçme ve seçilme hakkını kullanmayan yüzde on dörtlük kitlenin tercihleri önümüzdeki seçimlerin sonucunu tayin edecektir.

Her bir oy geleceğimizin belirlenmesinde rol oynarken oy kullanmama tercihinde bulunanların gerekçelerinin ortadan kaldırılmasında görev siyasilere düşmektedir.

Türk milletinin Türkiyeden başka gidebileceği vatanı olmadığı için sahip çıkmaktan başkada seçeneği yoktur.

Daha güzel huzurlu bir Türkiye için tüm halkımız sandıklara gitmelidir.

Yeniden seçim yenilenen seçim derken yenilen halk olmamalıdır.

Dikkat ettinizmi illede şuna oy verin buna oy vermeyin demedik.

Sadece bu kadar kandırılma arzunuz olmasın yeter artık diyoruz. 





YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARA
SON YORUMLANANLAR HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
GÜNDEMDEN BAŞLIKLAR
YUKARI