3 Mayıs, Türk Milliyetçiliği Ülküsünü en sert haykıran H.Nihal Atsızın önderliğinde başlatılan kutlu savaşın zafer naralarıyla Türk ün makûs talihinin değiştiği gündür. 3 Mayıs, Türk Milliyetçiliği düşüncesinin, mana, amaç ve prensibi belirli bir ülkü haline geldiği önemli dönüm noktasıdır. Dönemin iktidar sürecini elinde tutanların milli olmayan politikaları karşısında, Türk milletine kara sevdalı Türkçüler tarafından haykırışın en sert ve anlamlı günüdür. 3 Mayıs, Türk Milliyetçilerine en acımasızlığı yaşatanların karşısında "Çileler bizim rütbemizdir" diyerek, her türlü olumsuzluk ve zorluk karşısında Türk milletine en derin sevginin tüm dünyaya ilan edildiği gündür. 3 Mayıs, Nihal ATSIZ ve Türkçülük fikrinin millet vicdanında beraatının onaylandığı ve Türk Gençliği tarafından yalnız bırakılmadığı gündür. Takip eden günler ise TÜRK ile başlayan her sözde, o gün devleti yönetenlerin; bu fikre gönül vermiş olanları cezalandırıldığı yıllardır. 3 Mayıs 1944’de ki; Nihal ATSIZ ve arkadaşlarının mücadele azmi Türk Milliyetçilerine esin kaynağı olmuş,Türkçülük ve Milliyetçilik bayrağı o günden bu güne kadar Ülkü erleri tarafından taşınarak en yücelerde şerefle dalgalandırılmaktadır ve ebediyete kadar da dalgalanacaktır. O gün herkes bu fikre inanmış olsalar idi, bugünkü mevcut iktidar, bir kısım Basın-Medya ve bazı sözde aydınlar Emperyalistlerin ağzı ile konuşmayacak, Emperyalistlerin her isteğine boyun eğmeyecek ve AB’nin kapısında sadaka bekleyen dilenci durumuna düşmeyecek ve hiç kimse de öz benliğinde çıkmış düşünceye de bu kadar sırt çeviremeyecekti. Türklüğü ve Milliyetçiliği ortada kaldırma planları dün nasıl ki, Moskova ve Pekin merkezli olmuşsa,　 bu günde Bürüksel ve Washington merkezlidir. Türküm demenin adeta suç sayıldığı bu dönemde memleketimizin içinde bulunduğu durum iyi değerlendirildiğinde Milliyetçi bir iradeye şiddetle ihtiyaç olunduğu muhakkaktır. Yüce Türk Milletinin kaderini tayin edecek gücün dış güçler ve yardakçıları olmadığı, Bu Milletin kaderini tayin edecek yegâne siyasi gücün Türk Milliyetçilerinin siyasi iktidarı olduğu artık herkes tarafından çok iyi bilinmeli ve iyi anlaşılmalıdır. Çünkü Türk Milliyetçileri o yegâne gücü, Yüce Türk Milletinden ve şanlı tarihinden almaktadır. Ülkemiz ve Milletimizin yükselişi için hayata geçirecekleri projelerde ne Moskova’nın, ne Pekin’in, ne Bürükselin ve ne de Waşingtonun parmak izleri vardır, o projelerde Ankara’nın Onuru ve Yüce Türk Milletinin gururu vardır. O mutlu günlere erişmek için, bütün Türk Milliyetçilerinin büyük bir azim ve kararlılıkla çalışmaya ve ülkü mücadelesini aksatmadan yürütmeye mecburdur. Yaşadığımız bu dönemde ülkemize yönelen tehdit ve tehlikeler göz önünde cereyan etmektedir. Türkiye’mizin birliğine ve bütünlüğüne kast edenlerin yüzlerindeki maskeleri artık düşmüştür, Cumhuriyetimizin temel ilkeleri ayaklar altına alınmak istenmektedir. Türklüğümüz aşağılanmakta ve yüz binlerce mübarek şehidimizin kanı pahasına, büyük fedakârlıklarla kurulmuş olan Türkiye Cumhuriyeti devleti adım, adım adeta bölünmeye doğru sürüklenmektedir. Bu açıdan maziyi hatırlayıp gelecekle ilgili umutlarımızı yeşertmeliyiz. Her çile sonrası olgunlaşarak büyüyen Türk milliyetçiliği hareketi 3 Mayıs Türkçülük Bayramının anlam ve öneminde yatan tüm gerçekleri yürek ve beyinlerimize nakış, nakış işleyerek Ülkümüz ve sevdalarımızla birlikte Türk milleti için var olmak mecburiyetindeyiz. Kendi varlık ve gelecekleri için, Ülkenin ve Milletin geleceğini hiçe sayan, milleti millet yapan değerlerin feda edilmesini tüm güçleri ile savunanlar, Türk milliyetçilerinin kararlılığı, inancı ve azmi karşısında tutunamayacaklardır. Türk milliyetçileri çıktıkları hiçbir yoldan geri dönmemişlerdir. Ufkun genişliğinde verdikleri mücadelede şartların en ağır yönünü yaşasalar bile zafer her zaman Vatanına, Bayrağına, Milletine, Tarihine, Kültürüne, Milli ve Manevi değerlerine sahip çıkanların olmuştur. Bu duygu ve düşüncelerle, Türklük bayrağını her türlü fırtınaya karşı dalgalandırmayı kendilerine hayat felsefesi edinmiş Ülkü Devleri, başta Başbuğumuz Alparslan Türkeş, H.Nihal Atsız, Necdet Sançar, Fethi Tevetoğlu, Zeki Velidi Togan　 ve diğer bütün Türk milliyetçilerini rahmet ve minnetle anıyor, aziz hatıraları önünde saygı ile eğiliyorum. 　　 NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE