Geçtiğimiz günlerde İstanbul'da özel bir üniversitede öğretim görevlisi olarak çalışan Aylin Sözer eski sevgilisi olduğu iddia edilen bir cani tarafından yakılarak öldürüldü. 

Olay Sonrası birçok kadın, sosyal medyada tepkisini dile getirdi. Çoğunun ortak düşüncesi birebir aynı.

Erkeklerden korkuyorlar ve olabildiğince erkeklerden uzak durmak istiyorlar. Haklılar mı? Evet hem de sonuna kadar. 

Kusura bakmayın beyler, ya da bakın hiç sorun değil, Kadınları bu denli umutsuzluğa, isyana sürükleyen yine sizsiniz. Neden biliyor musunuz? Çünkü istem dışı erek olarak doğmuş, ama adam olmayı başaramamışsınız. 

Bu arada adam gibi adamları tenzih ederim. Onları bir kenara alıyorum. Gerisi çer çöp. 

Adam olmak zordur. 

Hem de en zor 'undan. 

İnsan olmak!

Çok zordur çok zor!  

Ne derler, nasıl söylerler: "Zor Zanaat" mı? 

Hani o meşhur replikteki gibi: 

"Ben'i olanların sen olması.

Çok zor 'dur çok. Zor. 

Peki nasıl bir şeydir adam olmak? 

Adam olmak:

Sadece adının önüne eklenen sıfata hürmeten adam yerine konmakla, adam olmak aynı şey değildir. 

Adam olmak: yer kürenin merkezinde akıl, sabır, tevekkülle ve dikkatle Everest'in zirvesine tırmanmaktır. 

Kimliğini ve kişiliğini yitirmeden başarıyı hazmedebilmek ve çıktığı zirvede dik durabilmek ve öylece kalabilmektir: adam olmak.

Adam olmak: altından kızgın lavların aktığı kıldan ince, kılıçtan keskince ve ömürden uzunca köprüden kimselere yaslanmadan, önünden gidenleri ve arkasından gelenleri düşürmeden geçmektir. 

Bıyıkla, sakalla adam olunmaz, eğer böyle olsaydı merkep, insanların şahı olurdu.  

Adam olmak: hayatına bir sürü kadın girmesi değildir. Önemli olan, kaç kadını gerçekten sevdiği ve onlara ne kadar dürüst olabildiğidir. 

Adam olmak: Geniş omuzlara sahip olmak değildir. Önemli olan kaç kadına o omuzlara yaslanacak kadar güven verdiğidir. 

Adam olmak 

Kalın bir sese sahip olmak değil. Önemli olan nazik ve duygulu cümleler kurabilmektir. 

Adam olmak: Romantik bir ortamda güzel sözler fısıldamak değildir. Önemli olan her sözünün kalbinden gelmesidir. 

Adam olmak: "Güçlüysem haklıyım" döverim de söverim de öldürürüm de psikolojisine esir olmak yerine ben insanım insana kıyamam diyebilmektir. 

Adam olmak: Büyü ve ağır eşyaları kolay kaldırmak değildir. Önemli olan hayatın yükünü cesurca taşıyabilmektir. 

Adam olmak: Kıllı bir vücuda sahip olmak değildir. Önemli olan o vücutta nasıl bir kalp taşıdığıdır. 

Adam gibi adam bu dünyayı terk ederken "Namuslu yaşadım, bencil olmadım, toplumuma ve insanlığa yararlı olmaya çalıştım." diyen insandır.

Zor zanaattır adam olmak. 

Okulu, kursu, dersi, rehberi, öğretmeni, hocası, karısı ve kocası yoktur bu zor zanaatın. Okuyup yazarak, mürekkep yalayıp onlarca diploma, sertifika veya ad-san ve unvan alarak da adam olunmaz. İnsanın mayasında yoksa, usta-çırak geleneği ya da başka bir yöntemle de öğrenilmez. 

Sadece ve sadece İnsan aklı ve iradesi, "adam olmak" için gerekli istek ve arzuyu kendi isteğiyle ve kendi eliyle yaratabilir.  

Noktayı koymadan, sözü Konfüçyüs'e bırakmak istiyorum. "Kesin kararlılıkla az konuşma birleşti mi adamlık çok yakındır. Konuşulmaya değer birine rastlanıldı ve onunla konuşulmadı ise bir adam ziyan edilmiş demektir. 

Kendisiyle konuşmaya değmeyecek birine rastlanıldı ve onunla konuşuldu ise sözler ziyan edilmiş demektir. Adam olan adam ne adamı ziyan eder ne de sözlerini ziyan eder. 

Filiz Bahcıvan