Farkında mısınız bilmiyorum ama her geçen gün, dinden biraz daha uzaklaşıyoruz. 

Dört koldan bir olup dini öldürdük, tekrar hortlamasın diye de, üzerini toprakla kapatıp gömdük. 

Üzgünüm ama gerçek bu!

 

Günümüzde din kavramı "tak türbanı, bul imanı ya da kıl beşi, bitir işi" şeklinde ilerliyor. Gerçek manada din nedir, ne değildir? kimsenin umru değil..

 Tabii haliyle bu durum din tüccarlarının iştahını kabartıyor. Ve bu yağlı fırsatı değerlendirmek kaçınılmaz oluyor. Huzur gıdalar, sefalar, merveler tesettürlü giyimler, sabır ticaretler, helal etler ve bunların sponsorluğunda  düzenlenen geceler vs vs. 

Keşke sadece bunlarla sınırlı kalsa, öpüp başıma koyacağım. Ama yok nerde? Bu saydıklarım sadece halk'ın değimiyle esnaf takımı. Bir de din düşmanları var. ki millet'in başına bela. 

 

Kimdi bunlar? Sahte imamlar, Peygamber olduğunu iddia eden şarlatanlar ve sahte Mehdiler. 

Ne yapıyorlar, nasıl yapıyorlar? bilmiyorum ama, bir şekilde insanların aklına hükmetmeyi başarıyorlar. İnsanlar bi nevi büyüleniyor. Ya da doğru kelime şu olmalıydı, insanlar hipnotize edilmiş gibi. Akıl başta değil, keza mantık zaten işlemiyor. Cansız, ruhsuz varlık olarak ortalarda geziniyor. 

 

Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden İskender Ali Mihr'in, cenaze törenine katılan üç bine yakın insan topluluğu anlattıklarımı adeta onaylar cinstendi. İnsanlar çocuklarını alarak gitmişlerdi. Ağlayanlar, çığlık atanlar, kriz geçirenler. Hele bir de titreyenler vardı ki, gülsem mi, ağlasam mı bilemedim. 

 

Peki cenazesine üç bin kişinin katıldığı bu muhterem zat kimdi?

Doksanlarda ortaya çıkan dini liderlerin en "iddialı" olanlarından biriydi. Arapça bilmemesine rağmen "Kur-an meali" yazdı. "Hz. Muhammed'den sonra gelen son Resul" olduğunu söyledi. Ve bu iddialara inanan üç bin mürit. Belki de çok daha fazla. Bilemiyoruz tabii. 

Ama çok iyi bildiğimiz bir şey var ki, o da ülkemizde mantar gibi biten sayısız sahte peygamber, mehdi, hatta haşa Allah olduğunu iddia eden yüzlerce şarlatan olduğudur. 

 

Hadi biraz hafızamızı tazeleyelim ve ülkemizde'ki sahte Mesihleri, Peygamberleri kısaca hatırlayalım.

Mehmet Ali Ağca'dan başlayalım. Papa suikastini gerçekleştiren ve daha sonra Papa ile fotoğrafları basılan Mesih iddiacısı. Papa'nın kendisinin Mesih olduğunu söylediğini savunuyor. 

 

Adnan Oktar. 

Adnan Oktar ve gurubu sürekli Adnan Oktar'ın mehdi kendilerinin'de cemaati olduğunu iddia ediyorlar. İşlerine geldiği yerlerde Saidi Nursi'den ve diğer tarikatlardan deliller sunuyorlar. Mehdiyle alakalı sahte hadisleri yazıp devamli müddetle Adnan Oktar'ı ima ediyorlar. Mehdilik tamam bir de Mesih beklemeye başladılar. Hatta bir dergilerinde Deccalın şu an yaşadığını bir yerlerde gizli olduğunu Yecüc Mecüclerinde Moğollar olduğunu yazmışlardı. Hadi biraz akılınızı çalıştırın. Ve düşünün. Asırlardır kurtarıcı olarak beklenen Mehdi, geliyor ve Televizyon Programlarında yarı çıplak kadınlara "İnşallah" dedirtiyor ve oynatıyor. Takdir sizin.  

 

Fethullah Gülen. Kendisinin Mehdi, Mesih olduğunu düşünüyor. Ve bu düşüncesi Fethullaçı Terör Örgütü  imamları tarafından, örgüt mensuplarını etkilemek için akıl almaz hikayelerle anlatılıyor. 

 Fethullah Gülen'nin  "en sevdiğim öğrencilerimden" dediği Mehmet Tabanca, yakalandıktan sonra diz üstü bilgisayarında çıkan belgelerden birinde şöyle yazıyor. 

17 Ağustos 1999 Marmara depreminde Şam'da doğan çocuk Fethullah Gülen'nin yerine geçecek. 

Fethullah Gülen 99 yaşında ölecek. 

80'li yaşlarda evlenecek. 

İki tane oğlu olacak. 

İkinci evlilik sünnet olduğu için 90 yaşında tekrar evlenecek.

İkinci eş dul olduğu için ondan çocuğu olmayacak. 

Hainlerin darbe girişimi başarılı olsaydı Gülen, Türkiye'den sonra Çin'e gidecekti.

Çin'de silahlı saldırı sonrası öldürülecek. 

Gülen'e inanmayanlar Müslüman değildir, ölecekler. Bizden olmayanları, kartallar üzerlerine taş yağdırıp ezerek öldürecek. 

 

Şimdi ben,  kandıran tarafa değil de, kandırılan tarafa açık açık sormak istiyorum. 

Arkadaşlar vallahi çok merak ediyorum. Amaç ne? Tüm gayeniz dini yaşamaksa şayet, neden Allah'ın dediklerini duymazdan gelerek,  bu düzenbazların sizi Allah'la kandırmasına izin veriyorsunuz? Bu nasıl bir cehalettir anlamış değilim. 

Adamlar gözünüzün içine baka-baka ben, son Resul'um diyor. Ve siz buna ciddi, ciddi inanıyorsunuz. Ötesi var mı? 

Oysa bakın Kuran'da "Ahzab suresi"bize neyi anlatıyor. 

Muhammed sizin erkeklerinizden hiç birinin babası değildir. O Allah'ın elçisi ve Peygamberlerin sonuncusudur. 

 

Ya bunu bilmeyecek kadar cahilsiniz, ya da Allah'ın kelamını inkar edecek kadar kafir. Bu kadar net söylüyorum. Herkes aklını başına toplasın. Bırakın artık kul'a, kulluk etmeyi. O inanınlan, sözüne itibar edilen büyük Şeyhler çoktan öldü.

"40 yıldır nefsim ekşi ayran ister" ben onu içmedim diyen nice örnek insanlar vardır elbet. Ancak gönlü villa isteyen, nefsi çok para, çok mal isteyen tiplerin sayısı çok daha fazla. Onların sizi aldatmasıyla isteklerine kavuşmalarına izin vermeyin. 

İki yolunuz var. Ya aklınızı kullanarak  Allah'a gerçek manada kulluk eder, Allah'ın sevgısını ve cennetini kazanırsınız, ya da o şarlatanlarla iş birliği yaparak imansız bir şekilde ölür gidersiniz. Seçim sizin.