İnsanoğlu var olduğu günden bugüne önüne sunulan şartların hep bir adım ötesine ulaşmak istemiştir. Aslında bu çok güzel bir dürtüdür. Zira bu dürtü  sayesinde yaşam seviyesini hep daha üst düzeye taşımıştır.

Peki neden daha fazlasını ister ki insan. Bu durum günümüz şartlarında çok daha göreceli bir hâl almış durum da. Çünkü yaşamak gerçekten maddi ve manevi zor. Elbette ki herkesin en iyi şartlarda yaşama isteği ve yaşaması en doğal hakkı. Yine de istekleri en asgarî ölçüde tutmak mı daha uygun olan. 

 

Hayatın,kaderin,şansın bize sundukları yanı sıra bir de içimizde var olan arzuların ölçüsü asıl ulaşmak istediğim nokta. İşte tam burada başlıyor şaibe. Acaba ne yaparsak yapalım ne istersek isteyelim kaderin önümüze koyduklarıyla mı karşı karşıya kalacağız yoksa insan arzularıyla çabasını kamçılayarak istediği yerlere varabilir mi? Bence her ikisi de. 

 

Burada şans da devreye giriyor sanırım. Gerek maddi gerek manevi aileden,biz de var olan ve hayat şartlarının da önümüze sunacağı bir yaşam bekliyor bizi ki hayatımız da her an her yöne rüzgarın esme ihtimalinin de olduğu meçhul bir kader döngüsü...
Adını ne koyarsak koyalım hepimizin zor veya kolay bir hayat mücadelesi var. 
Ve bu hayat rüzgarı sadece güçlü duranları devirmiyor olduğu yerden.

Bir şarkı çınlıyor kulaklarım da tam da bu konu da 
"Yetinmeyi bilir misin
Sana verdiği kadarıyla hayatın
Hoş bilsen de bilmesen de
Yara bere içinde bu yollardan geçeceksin"

Gamze Kara