Biz yazarsak
Şiir yazarız
Kelime ağlar
Lugat susar
Vicdan ağlar
Zaman sarar
Sineler toplanır
Derman arar
Afakan Afakanda
Kağıt yasta
Kalem kanda
Bir kaybolmuş Zaman
Geri sarar Zamanda
Bülbül çaresiz
Gül öksüz
Bahçıvanım boynu bükük
Kendi girdabında
Dolunaya yazılan ağıtlar boşa
Zühre yıldızına tutulan dilekler çarmıhta
Fırat kan akmakda
Sakarya durgun
Dumlupınarım suskun
Nere gitdi
Bu Çanakkaledeki adamlar
Allahdan ki bizi göremiyorlar
Tükrüğüyle boğarlar
Ana Avrat Sülale
Söğmedik yerimizi bırakmazlar
Bu vurdum duymaz hayatı
Bu cahil cehalet topluluğunu
Çarmıha asarlar
Türküler Avrupai
Şarkılar Fransız
Tıraşımız Amerikan
Yok öyle eskisi gibi ağıtlar yakan
Çobanoğlu
Aşık Emrah
Aşık Veysel atana rahmet
Elimizde kaldıydı yanık türküleriyle
Neşe
Oda göçüp gitdi
Giden gelmeze
Avşar elleri suskun
Harrandan ses gelmiyor
İbo yaralı
Türküler pusuda
Çukurova kurak
Müslüm gitdi gideli
Şarkılar Ankara havası
Lay lay lom
Son şair son mısra son kıta
Darıferen de
Maraş elinde
Karakoçum
Rahmet eylemiş
Kına gecesi türkülerimiz
Angaralı Yasemin den
Şiirler
Serdar Ortaçdan dilden
Gönülden yok
Satmıyor artık
Sineler boş
Nerde gönülden seven
Aşk intihar aşamasında
Sevdalar haftalık
Nerde
Aslı nerde Kerem
Vay anam vay
Ortalık darıferen
Toplasan nere atacaksın
Bunca gamı
Bu olumsuzlukları
Bir Leyla çıkmazında hayat
Gavur dağı yokuşunda trafik
Toroslarda kınalı ceylan ömür
Yitik şair
Kutuplarda
Arada bul
İçimden akan nehir
Şakır şakır şakırdıyordu
Şiir tadında
Nifak düşmüş yurduma
Son taput musallada
İmam helallıkda
Cemaat ayazında
Poyraz vurmuş Toroslara
Mezarında Kardelen açmakda
Sevgiler pusuda
Sevinçler çarmıhta
Ey yalan dünya
Kim kalmış ki bu handa
Bizim ki bir sevda
Ölüm tatında
Şiir mısrasında
Ozan sazında
Rabbim katında
Dilekde duada
Her şey gelip geçerde
Şu ayrılıklar olmasa
He can
Ah şu ayrılıklar olmasa
Yitik şair
Mahsun Kul Keser