Felek acımadan düzeni bozar
Dostum mezarımı derinden kazar
Bu gidişle dertler azdıkça azar
Benim rüzgarım hep poyrazdan eser
Ektiğim buğdayın harmanı olmaz
Zamansız yağmurlar dermanı olmaz
Böyle giderse fermanı olmaz
Benim rüzgarım hep poyrazdan eser
Derdimde içilmez şerbet olmuşum
Dilimde acıyan zehri bulmuşum
Yaprak misali sap,sarı solmuşum
Benim rüzgarım hep poyrazdan eser
Ne ettim eyledim çare hiç gayrı
Heybemi doldurdum acı çok ayrı
Bedenim kanıyor bana yok hayrı
Benim rüzgarım hep poyrazdan eser
Dünya dar gelirmiş kederli başa
Bakmıyormuş kara göz ile kaşa
Durmaz gitti gençlik çilekeş yaşa
Benim rüzgarım hep poyrazdan eser
Dermedin dağıtıp savurdun saçı
Kurumuş toprağa çevirdin içi
Nihali'yim çoktan verdim tacı
Benim rüzgarım hep poyrazdan eser....
Fendiye Dinç...
( Nihali )